KIR ÇİÇEĞİ KADINLARIMIZ

KIR ÇİÇEĞİ KADINLARIMIZ

         “Bu güne   gadar bir  gün  ak  gün  görmedim. Sağa, sola  yaprak  gibi  atıldım. Hâlâ yürecimin bir kenarında bir  türlü  atamadığım  hüzün  yumağı  var. Ömrümün  çoğu dayak  yemekle,  ölesiye  iş  işlemekle  geçti.”
    “İlerki yıllarda  gızlamız  inşallah  bizler gibi   ezilmezle. Bunlar hep cahillikten  oluyo  derim. Azcık  gırıntı  olan  umutlarımı hacı  leyleklerin, gırlangıçların,kekliklerin kanatlarında  görürüm. Umutlarımla onlar  gibi  uçmak  isterim.  Emmee nerdeee.”
    “Köyde ilk boşanma  davasını  ben açcem. Ezilen, horlanan, dövülen, üstüne garı  sevilen, şiddet  gören  gadınlara örnek  olcem. Çünkü bizler her şeye  göğüs  geren ve dimdik ayakta kalan hem de akıllı gadınlarız.”
   “Çoğumuzun  saçı  hüzün  kokar. Etrafta  benim  gibi  çileli, ezilen  o kadar   gız, gadın  var ki.  Erkekler  nedense  kendilerinde heç suç aramazlar. Hep suçlu olan biz gadınlarız. Oysa heç öyle  değil…”
    “Çocuk yaşta evlendirilip ev, bark,  tarla, tütün,  zeytin  işindeydim. Çocuklarımın biri  sırtımda, biri  kucağımda. Bu  genç yaşımda  alnımdaki  çizgiler  kat  kat. Bağrı,  yüzü yanık  kadınlardan  biriyim..” diyen kadınlarımızın gerçek yaşam öyküleridir.

Share this content: